VALİMİZ SAYIN MUSTAFA TAŞKESEN, “1. ULUSLARARASI TOKAT KÜLTÜR VE SANAT GÜNLERİ” ETKİNLİKLERİ İÇİN İLİMİZE GELEN YERLİ VE YABANCI ŞAİR VE YAZ
Tokat Valiliği himayesinde Tokat Kültür Derneği ve Kümbet Altında Edebiyat Dergisi tarafından bu yıl ilki düzenlenecek olan 'I.ULUSLARARASI TOKAT KÜLTÜR VE SANAT GÜNLERİ' kapsamında etkinlik için ilimize gelen Almanya, Azerbaycan, Başkurt Özerk Cumhuriyeti, Bulgaristan, Irak, İsveç, K.K.T.C., Kazakistan, Romanya'dan 11 şair ve yazar ile yurt içinden 10 şair ve yazarı Valimiz Sayın Mustafa TAŞKESEN Makamında kabul etti.
Yurt dışından ve yurt içinden İlimize gelen değerli yazar ve şairleri Makamında kabul eden Sayın Valimiz misafirlerle ayrı ayrı ilgilendi ve kendilerinin İlimizde olmasından duyduğu memnuniyeti ifade ettikten sonra: 'Tokat, şairlere ilham veren bir yer. Mahperi Hatun Kervansarayını görüp beğenen Amerikalı Yazar Katherina BRANNİNG Tokat'tan bir ev aldı ve buraya yerleşti. Bunu şununun için anlatıyorum. ÇAYKUR Genel Müdürü kendisine Rize'ye yerleşmesini tavsiye etmiş ama Amerikalı yazar Katherina BRANNİNG Tokat'ı tercih etti. Tokat şairlere ilham veren bir yer. Katherina Hanım da buraya yerleşti ve Tokat'ta yerleştiği evde kitap yazıyor. Katherina BRANNİG, bizim kaybettiğimiz, kaybettiğimizin farkında olmadığımız değerleri 'Bir Çay Daha Lütfen' isimli kitabında çok güzel resmetmiş. Kendisine neden Tokat diye sorduğumuzda buna benzer şeyler söyledi. Türkçeyi de konuşabiliyor. Yerleştiği mahalle de çok eski bir mahalle. Eski Tokat diyebileceğimiz bir mevkiden ev aldı. Ama manzarası çok güzel, hep kırmızı çatılı evler, kale manzaralı bir mevkiden ev tuttu. İnşallah Tokat size de ilham verir.
Misafirlerden 'Sayın Valim, Tokat Evlerinin önü hep kaplanmış, o güzelim evlerin görselliği kaybolmuş. Amasya, Beypazarı, Safranbolu evlerini çok güzel muhafaza etmiş. Tokat evleri de hakikaten mimarisi ile yapısı ile adından söz ettiren bir yapıya sahip fakat geldiğimizde onları göremiyoruz' diye serzenişte bulunması üzerine Sayın Valimiz; 'İnşallah şehrimizin kılcal damarlarına sızdığınız zaman, arka sokaklara gittiğiniz zaman o yapıların durduğunu göreceksiniz. Özellikle Sulusokağı gezdiğiniz zaman o eski Tokat havası orada hissediliyor. Tarihin ilk Tıp Fakültesi, Medresesi Niksar'da ve burada Yağıbasan Medresesi adı altında. Büyük bir ticaret merkezi burası. Taşhanı gezdiğiniz zaman bunu göreceksiniz. Taşhan'a Voyvoda Hanı da deniliyor. Oradaki görkemi büyüklüğü gördüğünüz zaman Tokat'ın Eski İpekyolu üzerinde çok önemli bir mevki olduğunu fark edeceksiniz. Aynı zamanda İznik gibi Kütahya gibi bir çini şehri imiş Tokat, fakat bu özellikle ecnebi vatandaşlarımızın hepsinin İstanbul ve büyükşehirlere toplanması ile ve İpekyolunun buharlı makinaların çıkmasından sonra önemini yitirmesinden mütevellit Tokat git gide 18. YY dan itibaren önemini kaybetmiş. Böyle biraz yolu sapa ama öyle kıyıda köşede kalmış bir şehir değil. Gezince göreceksiniz nüfus olarak bu bölgenin Sivas'a yakın bir nüfusa sahip olduğunu göreceksiniz. Sivas'ın nüfusunun çoğu merkezlerde toplanmış. Bizim köylerimiz de dolu. Müthiş bir tarım kenti. Bazı ürünlerde domates gibi marka olmuş bir şehir. Ben Yozgatlıyım, yakın olmama rağmen bende Tokat'ı tam manasıyla tanımıyormuşum. Her gelen de aynı şeyi söylüyor, biz Tokat'ı böyle bilmiyorduk diyorlar. Eminim sizde öyle söyleyeceksiniz. El baskısı yazmamız var. Ihlamur ağacından yontulup otantik şeyler üreten el baskısı yazmaları ile meşhur bir yer burası.' dedi.
Valimiz Sayın Mustafa TAŞKESEN, yurt dışı ve yurt içinden gelen değerli yazar ve şairlere Tokatımızın kültürünü yansıtan hediyeler verdi.
