Yavuz Selim Özel Eğitim İlkokulu, Ortaokulu ve Mesleki Eğitim Merkezi tarafından hazırlanan Anlat Beni Projesi çerçevesinde engelli kardeşlerimiz ve ailelerinin kaleme aldığı hikayelerden oluşan 'Anlat Beni' isimli kitabın tanıtımı Valimiz Sayın Mustafa TAŞKESEN, Eşi Betül TAŞKESEN Hanımefendi, kent protokolü, öğrenciler ve çok sayıda vatandaşın katılımı ile yapıldı.

Programın açılış konuşmasını yapan Yavuz Selim Özel Eğitim Okulu Müdürü Cihan ÖZTÜRK konuşmasında şu ifadelere yer verdi. 'Yavuz Selim Özel Eğitim Okulunda çalışan bir grup öğretmenin engelli öğrenci ve velilerinin sesine kulak vermek ve bu sesi kamuoyuna duyurmak amacıyla yola çıkmasıyla başlandı. Engelli ve ailelerinden, 'engellilik sürecinde' yaşadıkları anıları, acıları, sorunları ve mutluluklarını paylaşacakları bir hikaye yazmalarını istendi. 2012 Nisan ayı itibarı ile başlayan bu süreçte 30'a yakın hikaye yazıldı. Bir komisyon kurarak bu hikâyeler değerlendirildi ve birçok okulumuzda tanıtımları yapıldı. Bu tanıtım sürecinde bu hikayelerin bir kitap haline getirilmesi fikri ortaya çıktı. 10-16 Mayıs 2012 Engelliler Haftası'nda 26 Haziran Atatürk Kültür Merkezi'nde dereceye girenler ödüllendirildi.

'Anlat Beni' isimli bu kitap engellilerin kendileri ve aileleri tarafından engellilik sürecinde yaşanılan sorunları ve toplumdan beklentileri dile getirmek amacı ile yazılmıştır.

Kitabımızda; dokuzu engelli, ikisi özel eğitim sınıf öğretmeni, dördü engelli babası ve on biri de engelli annesine ait olmak üzere toplam 26 hikaye bulunmaktadır. Kitabın son kısmında 'Anlat Beni' Projesi çerçevesinde ziyaret ettiğimiz okullarda sunum yaptığımız öğrencilerin engelli kardeşlerimize yazdıkları 10 mektuba da yer verilmiştir.

Temel amacımız; bize ulaşan hikayeleri anlam ve içerik açısından değerlendirip engellilerin ve ailelerinin ne tür sıkıntı ve acıları yaşayarak ve ne tür engelleri aşarak onurlu bir yaşam mücadelesi verdiklerini bizzat kendilerinden öğrenmek ve bu örnek insanların fark edilmelerini sağlamak ve bu insanlara karşı toplumsal duyarlılığı artırarak sosyal sorumluluk bilincinin gelişmesine ortam hazırlamaktır.

Diğer bir ifade ile amacımız 'Ateşin düştüğü gönüllere ve ocaklara su serpmek ve acıları bir nebze de olsa dindirmeye çalışmaktır.' Onun içindir ki; kitabımıza 'Anlat Beni' adını verdik. Toplumda birilerinin "anlatılmaya" ihtiyacı olduğu gibi birilerinin de "anlamaya" ihtiyacı vardır. Anlat Beni' aslında 'Anla Beni'ye açılan bir gönül kapısıdır. Ancak bu kapıyı açarak, geliştireceğimiz bireysel ve toplumsal doğru tutum ve davranışlarımızla onları daha iyi anlayacak ve yaşadıkları bir çok sorunun çözümüne katkı sağlayacağına inanıyoruz.'

Okul Müdürü Cihan ÖZTÜRK'ün konuşmaları sonrası 'Anlat Beni' adlı kitapta hikayeleri olan engelli kardeşlerimiz ve ailelerinin konuşmaları salonda bulunan herkesi duygulandırdı.

Programın sonunda bir konuşma yapan Valimiz Sayın Mustafa TAŞKESEN: bu konuşmayı yapmak benim için oldukça zor. Benden evvel konuşan anne babalar ve hocalarımız çok güzel konuştular. Bu konuşmalardan anladığım devletimiz, hükümetimiz, engelliler konusunda çok önemli adımlar atmış, maddi sıkıntı anlamında, benim kitabın önsözünde de bahsettiğim gibi maddi sıkıntı kalmamış çok şükür. Zaten bir devletin gelişmişlik düzeyi bu tür özel eğitime muhtaç, eğitime gereksinim duyan çocuklarımız için, çocuklarımıza yaptığı yatırımla ölçülüyor artık. Çok şükür ki devlet ayağını halletmişiz, bu önemli bir durum. Sağ olsun büyüklerimiz, bu kanunları çıkaran, maddi kaynakları bize tahsis eden bakanlarımıza da bu vesile ile şükranlarımızı sunuyorum. Bizim de bu kitapta yaptığımız, toplumda bir farkındalık oluşturmaktı. Gördüğüm kadarıyla kitabın ulaştığı her yerde de bu farkındalık olmuş. Yani bu proje amacına ulaşmış, bunu görmekten ve bunu burada müşahede etmekten son derece mutlu oldum. Bizim bu kitabı önce Tokat'a, sonra da Türkiye'ye dağıtmamız lazım. Bunu inşallah yapacağız. Çünkü gördüğüm kadarıyla bu ailelerimizin en önemli gereksinimi şu anda ihtiyacı, fark edilmek ve anlaşılmak. Bu aileler, bu anne-babalar ve bu evlatlar mı şanslı veya şanssız, biz mi şanslı veya şanssızız diye düşünüyorum. Neden düşünüyorum, bunu düşünmemi gerektiren buna sebep olan buradaki duygulu konuşmalar oldu. Mesela kitapta hikayesi bulunan görme engelli evladımız Aleyna ER kitabın arkasında diyor ki; 'belki ben görmüyorum ama onlar da benim içimdeki o zengin dünyayı görmüyorlar'. Yine burada bir konuşma yapan engelli çocuk babası kardeşimizin söylediği, hitap ettiği ki hepimizin gönül telini titretti; 'ben bir daha dünyaya gelsem, yine aynı eşe ve aynı çocuklarıma sahip olmak isterdim.' Yine başka yerlerden de biliyoruz 'bir gülüşün bile yeter diyor anneler babalar.' Bu proje bize şükretmemiz gerektiğini gösterdi. Yine ben gıpta ettim, bu ailelerin evlatları ile aralarındaki sevgi bağı birçoğumuzda yok. Engeliz çocuğu olmayan birçok ailede yok, hepimiz anne-babayız, görüyoruz, ufak tefek şeylerde sinirleniyoruz. Dolayısıyla onlardaki bu karşılıklı sevgi birçoğumuzda yok. Olmayınca da huzur ve mutlulukta yok. Bu küçük dünyamızı o kadar gereksiz şeylerle büyütüyoruz ki koskoca bir dünya yapıyoruz ondan sonra da altında eziliyoruz. Bu gün bu kitap vesilesiyle bir araya geldiğimiz, duygularımızı paylaştığımız aileler bize o dünyamızı çok büyütmememiz gerektiğini gösterdiler. Yine bir anne kitapta diyor ya ' demek ki rabbim öyle istemiş, vardır bunda bir hikmet, bu bir imtihan' diyor, diyor ama demek kolay. Onların yaşadıkları, o şerefli meşakkat aynı zamanda çok onurlu bin anneliği, babalığı beraberinde getiriyor. İmtihan dünyası dedik ya aslında inanan insanlar için üzüntü, keder, kahır, isyan yoktur, neden? Çünkü inanan insan nimet gelir şükreder kazanır, külfet gelir, musibet gelir, sabreder kazanır. Dolayısıyla bu dünya şükür ve sabır dünyası. İnşallah bunları yapacağız ama yaparken de imtihan dünyasında bize düşen şeyler var yani engelli çocuklarımızın anne babalarına düşen görevler olduğu gibi bize de görevler var. Bir kere herkese düşen görev şükretmek. Yine bin engelli yavrumuzun babasının bahsettiği gibi 'ne günahı var da engelli bir çocuğu var' gibi söylemler var. Eğer öyle olsaydı meşakkatlerin en büyüğünü peygamberler çekmiş. Şimdi onların günahı mı vardı da o meşakkatleri çekmişler. Ben bu projede emeği geçenlere ve kitabı çıkarmadaki sponsorumuza teşekkür ediyorum.' dedi.

Konuşmaların ardından 'Anlat Beni Projesi' kapsamında hazırlanan 'Anlat Beni' adlı kitabın yayımlanmasında sponsor olarak katkıda bulunan iş adamı Kadim DURMAZ'a Valimiz Sayın Mustafa TAŞKESEN, katkılarından ve desteğinden dolayı bir plaket takdim etti.

Program, kitapta hikayesi bulunan görme engelli Aleyna ER'in çaldığı saz eşliğinde türküler söylemesi ile son buldu.